Eski gelenek ve göreneklerin, toplumları toplum yapan değerlerin unutulmaya yüz tuttuğu, para kazanma hırsının daha ön plana çıktığı, acımasız bir dünyada yaşarken Çorlu'muzda da toplum yapımızda büyük değişim ve dönüşümleri yaşıyoruz. İster istemez bizler de bu değişim rüzg3Arının etkisine kapıldık gidiyoruz. Pek çok yönden; gelenekten, kültürden, geçmişten kopmaları ve kırılmaları da beraberinde yaşıyoruz. Böylelikle kültür, sosyal hayat, yerel ve özgün değerler, inanç ve gelenek alanlarımız büyük tehdit altına giriyor. Sanayileşme süreci, ilçemizi etkilemiş, çok hızlı kültürel değişim ve gelişime neden olmuş, yaşama biçimimizin değiştirmesinin yanı sıra toplumumuzu bir kültür şokuyla karşı karşıya bırakmıştır.
  
Çorlu' da kültürel değişim gereği yaşama biçimlerimizin değişmesi ile birlikte de, pek çok yöresel eski gelenek ve görenekleri de değişime uğratmaktadır. Yakın bir gelecekte köylerimizde bile otantik geleneksel nitelikleriyle üretilmekte olan halk kültürü örneklerini; bunlara bağlı inanç davranış ve değer yargılarının hiçbirini bulamayacağız.

Bunun en büyük sebebi; yıllardır konu görmezden gelinip gerekli araştırmalar ve girişimler yapılmamasıdır. Bir Çorlu'lu olarak, üzülmemek elde değil yitirilenlere. Ama hala geç kalmış sayılmayız, tekrar canlandırabiliriz.

Bölgemizin kültürünün son kırıntıları olan, otantik renklerinin uzmanlar tarafından belirlenip halk kültürü müzeleri açılıp gelecek kuşaklara aktarılması, zaman kaybetmeden hayata geçirilmesi gereken bir görevimiz olmalıdır. Ardından da yerel milli ve kültürel değerlerimizi önce ülkemize; ardından küresel arenada tanıtma, pazarlama gayreti içinde olmalı, mahalli kültürel ürünlerimizi bu alanda yaratıp üretmeliyiz. Çorlu halk kültürü konu başlığı ile; müzik çalışmaları, sergiler, tanıtımlar, internet sitesi, TV, sinema tiyatro, gazete ve dergiler yoluyla tanıtımlar yapılmalı. Folklor müzeleri, kültür evleri, yöresel yemek sunumları, yöresel el işleri, vb...Bu çalışmaların ekonomimizi canlandırmasıyla birlikte, Çorlu'nun il olma hakkının verilme sürecine de katkıda bulunacağına inanıyorum...Ancak ve ancak özünü benimsemiş değerlerine sahip çıkan bir Çorlu il olmayı isteyebilir...Savrulup dağılmış, hedefleri olmayan geldiği gibi yaşayan bir Çorlu değil...Çünkü toplumlar; gelenek ve göreneklerini yaşatabildikleri, insanları önce kendiyle sonra birbirleriyle barışık ve tek yürek, tek yumruk olabildikleri zaman benliklerini korurlar.

Halk Eğitim, Milli Eğitim, Yerel Yönetim, Sivil Toplum Örgütleri, Yerel Basın, Üniversitemiz...İş Adamları, İş Kadınları...Girişimciler...Küçük ve Orta Boy işletmeler...Büyük işletmeler..... Hepimiz topyekûn önce özeleştiri yaparak, ardından ‘' Ben Çorlu için ne yapabilirim?'' diyerek...''ÇORLU' DA ÇALIŞIYORUM, ÇORLU'DA YAŞIYORUM, ÖYLEYSE ÇORLULUYUM'' bilinciyle el ele vererek kültür kokan, biz kokan, hak ettiği yerde olan bir Çorlu'muza erişebilme dileğiyle...